- Gebelik riski bulunan hastalarda x-ışını kullanılarak yapılan incelemelerde emniyetli bir dönem var mıdır?
- Gebelikte ilk üç ay, bebeğin x-ışınına en hassas olduğu dönemdir. Çünkü, x-ışınının hızlı büyüyen dokulara zararlı etkileri daha fazladır. Bu nedenle, gebelik olasılığı bulunan hastaların x-ışını kullanılarak yapılan incelemelerden uzak durması gerekir. Doğurganlık çağındaki kadınlarda, gebelik riskinin en düşük olduğu dönem, menstrüel siklusun ilk gününden (adetin başladığı günden) itibaren ilk "on" günlük dönemdir. Bu dönemde gebelik olasılığı yoktur. Bu kural "on gün kuralı" olarak bilinir.
- Kontrast madde nedir?
- Dokular arasındaki kontrast (seçilebilme) farkını artırmak için kullanılan maddelere "kontrast madde" denir.
- Kontrast maddeler ve uygulamaları hakkında bilmem gerekenler nelerdir?
- Kontrast maddeler türlü şekilde uygulanabilir;
Baryum türü kontrast maddeler; genellikle ağız veya makattan verilerek mide barsak sisteminin incelenmesinde kullanılır. Bu kontrast maddeler, sindirim borusu tarafından emilmeden doğrudan makat yoluyla atılırlar.
İyotlu kontrast maddeler; anjiyografide olduğu gibi atar damar veya ilaçlı böbrek filmi (ekskretuar ürografi) veya bilgisayarlı tomografide (BT) olduğu gibi toplar damar yoluyla uygulanabilir. Bu kontrast maddeler, böbrekler yoluyla atılır. Noniyonik tipte olanların kullanımı daha iyi tolere edilir.
- Kontrast madde enjeksiyonu kimlere yapılabilir?
- Bilinen engel bir durum söz konusu değilse tüm hastalara uygulanabilir. Kontrast madde uygulamasına engel oluşturabilecek durumlar aşağıda sunulmuştur:
1. İlk koşul, hastanın böbrek fonksiyonu, normal olmalıdır. Kan kreatinin düzeyi, böbrek fonksiyonunu gösteren genel bir göstergedir. Kreatinin düzeyi 1.5 mg/dl olan hastalarda kontrast madde kullanımı böbrek fonksiyonu üzerine olumsuz bir etki oluşturmaz. Bazen inceleme öncesinde aşırı sıvı alınması yapılarak kontrast maddenin atılımı kolaylaştırılabilir.
2. Feokromasitoma olarak bilinen böbrek üstü bezinde yerleşerek salgıladıkları hormon ile klinik bulgu veren tümörü olan hastalarda iyotlu kontrast madde enjeksiyonu ani tansiyon yükselmesi ve çarpıntı ile seyreden kriz tablosuna neden olabilir. Bu hastalarda, çok gerekli olmadıkça iyotlu kontrast madde verilmez. Klinik olarak kontrast madde uygulamasının gerekli olduğu durumlarda bu hastaların özel tedavi ile kontrast madde uygulamasına hazırlanması gerekir.
3. İyot eksikliği söz konusu olduğunda veya hipertroidi durumlarında iyotlu kontrast madde uygulamalarına dikkat edilmelidir. İyotlu kontrast maddelerde bulunan iyot molekülü, genellikle bağlı durumda olduğu için bir sorun yaratmasa da, uzun süre beklediği için kısmen bozulan kontrast maddelerde iyot atomları serbestleşerek vücut tarafından kullanılacak hale gelebilir. Böyle bir durumda hastanın bir endokrinolog kontrolüne girerek klinik olarak izlenmesi gerekir.
4. Alerjik durumlar; iyotlu kontrast maddeler genellikle emniyetli olarak bilinmekle birlikte allerjik bünyeye sahip hastalarda yan etkiler oluşturabilirler. Allerjik yan etkiler, bulantı-kusma, kaşıntı ve ürtiker gibi hafifi tipte olabileceği gibi bazen şiddetli kinik tablo da oluşturabilir. Allerjik bünyeye sahip hastaların inceleme öncesinde tetkiki yapan hekim ve teknisyeni durumdan haberdar etmesi gereklidir.
5. Diğer durumlar; işlem sırasında veya enjeksiyon sonrasında hasta bir rahatsızlık hissederse bu durum teknisyene veya doktora bildirilmelidir.
Gadolinium içeren kontrast maddele: Manyetik Rezonans incelemesinde kontrast etkisi oluşturması amacıyla kullanılır. İyotlu kontrast maddelere kıyasla allerjik yan etkileri daha azdır. Böbrek fonksiyonu bozuk olan hastalarda çok gerekli olmadıkça kullanılması istenmez. Gebelerde de kullanılmamalıdır.
- Ultrasonografi incelemesi öncesi hazırlık gerekir mi?
- Bu sorunun yanıtı, incelemesi yapılacak organ ve dokuya göre değişkenlik gösterir. İnceleme şekline göre;
Yüzeyel doku incelemesi: Tiroid, meme, boyun ve diğer yumuşak doku incelemeleri için hiçbir hazırlık gerekmez. İncelenecek bölgenin temiz olması yeterlidir. Üst abdominal inceleme: Hastanın aç olması gerekir. Bu amaçla 8 saat açlık süresi yeterlidir. Bu durum, özellikle safra kesesi incelemeleri için zorunluluktur. Tok karına yapılan incelemelerde mide ve barsak hareketleri inceleme kalitesini bozacağı için, hastanın aç olması gerekli bir durumdur.
Jinekolojik inceleme: Karın ön duvarından yapılan bu incelemede rahim ve yumurtalıkların görüntülenmesi amaçlanır. İçi hava ve dışkı artıklarıyla doku barsaklar genel olarak bu organların görüntülemesini maskeleyeceği için idrar kesesinin dolu olması gerekmektedir. İdrar ile dolu mesanenin bu bölgedeki barsakları çevreye iterek rahim ve yumurtalıkların daha iyi incelenmesini sağlar.
Transrektal inceleme: Prostat incelemeleri için makattan prob yerleştirilerek yapılan bu incelemede, kalın barsağın son kısmı olan "rektum"un boş olması gereklidir. Bunun için makat yoluyla uygulanan supozituvar türü boşaltıcı ilaçlarla "rektum"un boşaltılması gerekir. Makattan bir tüp boşaltıcı ilaç uygulamasını takiben 15 dakika gibi bir süre beklenildikten sonra tuvalete gidilerek büyük abdest yapılması gerekir.
Transvajinal inceleme: Bu amaçla kondom ile sarılarak vaginal yolla incelemeye hazırlanan özel olarak üretilmiş problar kullanılır. Bu uygulama, evli olan kadın hastalara yapılabilir. İnceleme, adet kanamasının olduğu dönem dışında her dönemde, başka bir hazırlık gerekmeden yapılabilir.
- Ultrasonografinin yan etkileri nelerdir?
- Ultrasonografinin bilinen bir yan etkisi yoktur. Ultrasonda radyasyon kullanılmaz. Bu nedenle biyolojik dokular için emniyetlidir. Bugüne kadar gebelikte ve diğer incelemelerde gösterilebilen bir yan etkisi yoktur.
- Ultrasonografi incelemesi sırasında üzerimizde metalik eşya bulunmasının sakıncası var mı?
- Hastada, telefon, saat, kolye, yüzük vb. metalik eşyaların bulunması inceleme kalitesini etkilemez.
- En iyi radyolojik görüntüleme yöntemi hangisidir?
- Bütün görüntüleme yöntemlerinin birbirlerine göre avantaj ve dezavantajları vardır. İncelenecek bölgeye, tetkikin istenme sebebi olan hastalığa göre en uygun tetkik farklılık gösterebilir. Bu durum, tetkiki isteyen hekim ve radyologlar tarafından iyi bilinir ve tetkik istemi amaca göre yapılır.
- Bilgisayarlı tomografi (BT) ile yapılan incelemeler için hazırlık gerekir mi?
- BT, x-ışını kullanılarak vücudun incelenen bölgesinin kesitsel görüntüsünü oluşturan bir yöntemdir. İnceleme sırasında hasta BT cihazının masasında hareket etmeksizin yatar. Gönderilen x-ışını demetinin vücudu geçen kısmı saptanarak elde edilen veriler bir bilgisayar tarafından işlenir. Damar yoluyla verilecek kontrast maddelerin bulantı ve kusma yapması nedeniyle hastaların aç olması gerekir. Diğer durumlarda bir hazırlık gerekmez. Radyasyon içerdiği için gebelerde yapılmaz.
- İnceleme ağrıya veya rahatsızlığa neden olur mu?
- İnceleme, tamamen ağrısızdır. Yapılacak incelemenin türüne bağlı olarak hastaya kol damarlarından kontrast madde enjekte edilebilir veya makattan tüp yolu ile kontrast madde verilmesi gerekebilir.
- BT' de çok radyasyon alınır mı?
- BT cihazları, hastanın alacağı radyasyon miktarı en az düzeyde olacak şekilde üretilmiştir. Ayrıca, inceleme ile elde edilecek bilginin, hastalığın tanı ve tedavisini yönlendireceği göz önüne alınırsa bu risk ihmal edilebilir düzeydedir. Yeni üretilmiş cihazlarda doz azaltıcı çeşitli önlemeler bulunmaktadır.
- BT incelemesi ne kadar sürer?
- Hastanın hazırlığı, masaya yatırılışı ve sistemin incelemeye hazır duruma getirilmesi için gerekli hazırlık sonrasında incelemeye başlanır. İnceleme süresi, son teknoloji ürünü cihazlarda bir nefes tutma süresi kadar kısadır. Ancak, inceleme sonunda doktor tarafından geç fazda alınması gerekecek ek görüntüler söz konusu olabileceği için, inceleme masasında bir süre kalınması gerekebilir.
İnceleme teknikleri çok değişkenlik gösterir. Akademik merkezlerde, aranan hastalığa yönelik özel olarak geliştirilmiş teknik protokoller kullanılarak yapılan incelemelerde teknik başarı artmaktadır.
- Hasta incelemeden ne kadar sonra işine dönebilir?
- Allerjik reaksiyonlar, en sık incelemeden sonraki ilk 15 dakika içinde görülmektedir. Bu süre içinde hastanın gözetim altında olması gerekir. Sonrasında damar yoluna yerleştirilen kanülün çıkarılmasını takiben herhangi bir kısıtlama olmaksızın normal günlük aktivitelere devam edilebilir.
- BT veya manyetik rezonans (MR) ile yapılan anjiyografiler hakkında ne bilmeliyim?
- Gelişmiş BT veya MR cihazları ile vücuttaki damarların 3 boyutlu incelemesi mümkündür. Özellikle çok dedektörlü bilgisayarlı tomografi cihazlarında olduğu gibi incelemenin çok kısa bir zaman aralığında yapılabiliyor olması, çok ince damarların bile incelenebilmesi sağlamıştır. Bu şekilde, koldaki toplar damardan kontrast madde enjeksiyonu yapılarak vücuttaki istenen her damarın incelemesi yapılabilir. Kalp damarlarının incelenmesine izin veren koroner bilgisayarlı tomografik anjiyografi yöntemi, bu uygulamalardan birisidir. Bu şekilde, geleneksel anjiyografi yönteminde olduğu gibi kasıktaki bir atar damardan kateter girilerek yapılan koroner anjiyografiye kıyasla daha az invaziv bir şekilde koroner damarların görünümü, varsa darlığı ve tedavi gerekip gerekmediği anlaşılabilir.
- Manyetik Rezonans (MR) incelemesi nasıl yapılır?
- MR, x-ışını gibi radyasyon kullanmayan bir tanı tekniğidir. Hasta güçlü bir mıknatıs içeren bir silindirin içinde yatarken görüntüleme yapılır. Tetkik odasında güçlü bir manyetik alan oluşur. Odaya girerken metal içeren giyecek, metal nesne, kredi kartı, banka kartı vb manyetik kartlar, telefon, saat, çağrı cihazı, kesici alet, silah ve benzeri nesnelerin dışarıda bırakılması gerekmektedir.
- Manyetik Rezonans incelemesi ne kadar sürer?
- MR incelemesi, amaca göre değişmekle birlikte genel olarak 20 ile 45 dakika arasında bir sürede tamamlanır. Sürenin değişkenliği incelenecek olan bölge ve hastalık hakkında toplanması gereken bilgi miktarına bağlıdır.
- Manyetik Rezonans incelemesi hangi hastalara yapıl(a)maz?
- Kalp pili olanlar, MR uyumlu bir protez taşımayan hastalar için bu inceleme uygun değildir. Bu tür protezi olanlar tetkiki isteyen doktoru bilgilendirmek gerekir.
Ayrıca, MR incelemesinin yapılacağı magnet kısmen kapalı bir ortam olduğu için kapalı alan korkusu (klostrofobi) olan hastalar magnet içinde sorun yaşayabilmektedir. Son teknoloji ürünü cihazlarda, magnet çapı 61 cm'den 70 cm'ye artırılarak veya açık magnet üretilerek bu sorun önlenmeye çalışılmaktadır.
- Biyopsi işlemleri nasıl yapılır?
- Biyopsi yapılacak doku ve organa göre değişir. Biyopsi yapılacak hastaların, biyopsi sonrasında kanama oluşmaması için, kan sulandırıcı tedavilerini önceden bırakmaları gerekir. Kan sulandırıcı ilaç kullananların muayene doktorunu ve biyopsi randevusu veren sekreteri mutlaka uyarması gerekir. Kan sulandırıcı ilaçlar doktor kontrolünde kesilir veya muadili başka bir ilaç verilir.
- Biyopsiler genellikle lokal anestezi uygulaması sonrası yapılır.
- Karın bölgesinden yapılacak biyopsilerde de bu durum geçerlidir.
Transrektal prostat biyopsilerinde, biyopsiden önce antibiyotik tedavisi başlanmalı ve biyopsiden sonra da devam edilecek antibiyotik kürü tamamlanmalıdır.
- Girişimsel radyolojik incelemeler için hazırlık gerekir mi?
- Bu uygulamalar, çok spesifik hazırlıklar gerektirebilir. İşlem öncesi hazırlık, işlemi yapacak hekim tarafından en iyi şekilde bilineceği için kendisinden görüş alınması en akılcı yaklaşım olacaktır.
- Mamografi ile meme kanseri taraması kimlere yapılır?
- Genel toplum taraması açısından, her ülkenin değişik uygulaması vardır. Genel kabul gören öneri 40 yaşından sonra kadınlarda mamografi taramalarına başlanması yönündedir. TC Sağlık Bakanlığı ise 50 yaşından sonra başlanmasını ve 2 senede bir yapılmasını önermektedir.
- Mammografik meme incelemesi her zaman yapılabilir mi?
- Bu inceleme sırasında meme dokusunun hafifçe sıkıştırılarak tespit edilmesi gerekir. Bu durum, menstrüel siklusun ikinci aşamasında ağrılı olabilir. Bu nedenle incelemenin memede hassasiyetin en az olduğu siklusun ilk yarısında tercihen ilk 10 gününde yapılması önerilir.
- Tetkik raporumu ne zaman alırım?
- Yapılan incelemeye göre değişkenlik gösterir. Ultrasonografide aynı gün içinde alabilirsiniz. Diğer incelemelerde, genellikle ilk 48 saat, en geç 72 saat içinde raporunuz hazır olur. Hastalığınız ve öykünüz hakkında bilgi alınması gerekliyse raporunuzun hazırlanmasında gecikme olabilir. Böyle bir durumda, zaman kaybetmeden radyoloğunuz ile görüşmeniz yerinde olur.